Hayatımda oynayıp , nasıl olur da ücretsiz olur dediğim tek oyundur kendisi. Oyunu bu kadar seviyor olmamın sebebi ise zaman ilerledikçe kendisini yeniliyor ve sürekli sizi kendine bağlıyor. Her şeyi bitirdikten sonra oyunu silmeye kıyamıyorsunuz çünkü siz sildikten sonra gelecek güncellemeleri kaçırmak istemiyorsunuz. İsterseniz parça parça oyundan bahsedeyim :


Oynanış :

Oyuna ilk başladığınızda her şey gözünüze çok karmaşık gözükecektir. Hikaye , atmosfer , oynanış üçlüsü arasında kendinizi kaybedebilirsiniz. Fakat zaman geçtikçe olayları kavrayıp maceranıza odaklanabileceksiniz. Oynanış diğer oyunlara göre alışılmışın dışında. Takla atıyor , zıplayıp koşuyorsunuz ve bunları yaparken düşmanlarla savaşıyorsunuz. Bunları aynı anda yapabilmek içinse parmaklarınızın hızlı çalışması gerekli. Ama tekrar söylediğim gibi vakit geçtikçe bu hareketler çocuk oyuncağı gibi gelecektir.Ayrıca oyunun tamamen Türkçe olduğunu söylemiş miydim ???

Grafikler :

Warframe görsel efektleri , doku kaplamaları ve gölgelendirmeleri ile göze şık gelen , aynı zamanda fazla parıltı ve ışıldama efektlerinden dolayı epilepsi olabileceğiniz bir oyundur. Sistem gereksinimleri ortalama bir bilgisayar için sıkıntı çıkarmayacak derecede.

Hikaye :

Dünya , insanoğlunun beşiği… Artan insan nüfusu mu yoksa yapılan savaşlar mıdır bilinmez Dünya'nın atmosferi biz insanlar için her geçen gün yaşanılmaz hale gelmiştir. Bunu fark eden zengin ve bilim adamlarından oluşan bir topluluk Dünya'yı terk ederek Ay'ı kolonileştirdi. Dünya artık mutasyona uğramış dev ağaçların kapladığı bir gezegen haline geldi. Ay'daki insanlar ise bu süre içinde kendilerini bilimsel anlamda çok geliştirdiler. Kendilerine Orokin diyecek bu topluluk artık zihinlerini farklı bedenlere aktarabilme yeteneği sayesinde resmen ölümsüzlük kazanmıştır. Ardından Orokinliler kendileri için ayak işlerini halledecek klonlardan oluşan bazı sınıflar yarattı ve bunları Güneş Sistemi'ndeki gezegenlerde kolonileştirmeye başladı. Daha sonra Orokinliler kendi sonlarını getircek bir hataya adım attılar. Her türlü zor koşula adapte olabilme ve kendini tamir edebilme özelliğine sahip yapay zekalı Sentient isimli robotları ürettiler. Bu robotların amacı Orokinliler için sömürge haline getirmeye müsait yeni koloniler keşfetmekti. Fakat bu Sentientlerden biri diğer Sentientlerin kontrolünü ele geçirdi ve kendine Hunhow ismini verdi. Sentient Hunhow , Orokin imparatorluğunun yok edilmesi gerektiğini düşünüyordu bu yüzden onlara karşı harekete geçti. Sentientlere karşı verilen bu savaşta Orokin teknolojisi yetersiz kalmıştır. Bu sırada zamanı bükerek hareket eden ve yeni güneş sistemleri keşfetmek için geliştirilen Zariman Ten-Zero araştırma gemisinde bir şeyler ters gitti ve uzay boşluğunda kayboldu. Yıllar sonra bu gemi Jüpiter açıklarında hiçbir zarar görmemiş halde bulundu fakat geminin mürettebatından hiçbir eser yoktu , gemideki çocuklar hariç. Zariman Ten-Zero'da bulunan çocukların üzerinde Ballas ve Marghulis adında iki sevgili deney yapıyordu. Araştırmacılar çocuklar üzerinde Void adı verilen bir tür enerji olduğunu keşfettiler. Gemideki çocuklar bu enerjiyi kontrol dahi edemiyor bu yüzden Orokinliler bu çocuklara idam edilmesi gereken birer ucube gözüyle bakıyorlardı. Ballas bu konuda diğer Orokinliler ile aynı görüşteydi fakat Marghulis onlara katılmıyordu. Çocukları iyileştirebileceğini düşünüyordu. Çocukların içlerindeki Void enerjisi ile uzaktan kontrol ettirilebilen biyoorganik yaşam zırhları ürettiler, yani warframeleri. Artık çocuklar Orokinlilerin gözünde Sentientlere karşı verilen savaşta en etkili silah olmuştu. Bu çocuklara bulundukları geminin adını Ten-Zero yani Tenno adını verdiler. Hem teknolojik hem de kılıç yay gibi eski silahları ustaca kullanabilen ve adete birer uzay ninjası olan warframeler gerçekten de Sentientlere karşı büyük zaferler kazandılar. Sentient Hunhow savaştan çekimiş lakin intikam almanın yollarını arıyordu. Hunhow şekil değiştirebilen geliştirilebilen yapay zekaya sahip Natah isimli yeni bir Sentient yarattı. Bu yeni Sentient Natah , Marghulis'i öldürdü ve onun görüntüsünü kopyalayarak onun yerine geçti. Natah'ın görevi Tennolar için birer anne figürü olan Marghulis'i kullanarak Tennoları Orokin imparatorluğuna karşı kışkırtmak ve imparatorluğu yok ettikten sonra Tennoları öldürmekti. Hunhow'un bütün planları tıkır tıkır işledi. Natah Marghulis'in yerine geçti ve Tennoların güvenini kazandı. Daha sonra warframeleri kullanarak Orokin imparatorluğunun sonunu getirdiler. Fakat iş Tennoları öldürmeye gelince Natah görevine ihanet etti ve Tennolar için yeni bir anne ve yol gösterici olan Lotus'a dönüştü. Lotus Tennoları Hunhow'dan korumak için kapsüller içinde çok uzun sürecek bir uykuya aldı ve bu kapsülleri Ay'a gizledi. Orokin imparatorluğunun yıkılmasının ardından dengeler değişmeye başladı. Sentient tehdidi tam anlamıyla atlatılamamıştı. Tenno daha fazla uyuyamazdı. Lotus onlara uyanmaları için bir çağrı yolladı ve biz oyuncular için oyun tam olarak burada başlıyor.

Müzikler :

Oyun beni kendine hayran bırakan , boş zamanlarımda açıp dinlediğim ; epik , heyecanlı ve duygusal müziklere sahip. Bu sebepten dolayı Keith Power abimizi tebrik etmek istiyorum.

Son Sözler :

Warframe kesinlikle Pay-to-Win bir oyun değildir. Oyundaki platinium denilen özel para size sadece kozmetik özellikleri katar. Hatta buna bile gerek yok , kendiniz farm yapıp item satarak bunları alabilirsiniz. Bazen Güneş Sistemi'ndeki gezegenlere gitmekten yorulduğunuzda uzay geminizin içinde boş boş dolaşmanın verdiği zevki hiçbir şeye değişemem. Yazdıklarım düşündüklerimin yanında hiç kalıyor. Buraya kadar okuduysanız bir sebebi olmalı değil mi. Lotus Guide You Tenno…