Oyunda bir uçak kazası sonucunda hayatta kalan tek kişiyiz. Aslında oğlumuz da yanımızda
ama biz yarı baygın durumdayken ormanda yaşayan kabile yerlileri oğlumuzu kaçırıyorlar.
Kendimize geldiğimizde oğlumuzu kurtarmak için bir maceraya atılıyoruz. Tabi ki öncelikle
hayatta kalmalı ve yerlilerden uzak durmalıyız.

Hayatta kalabilmek için tek şansımız elimizde ki hayatta kalma rehberi, bu rehber içerisinde
barınak yapımı,ateş yapımı ve doğadaki yiyecekler hakkında bilgi mevcut. Hava kararmadan
önce kendimizi koruyacak temel ihtiyaçları karşılamamız gerekli. Tabi yerliler sadece
geceleri saldırmıyorlar, gündüz de gelebiliyorlar ancak,geceleri çok daha agresif ve kalablık oluyorlar. Ayrıca farklı kabileler kendi aralarında da savaşıyorlar.

Yerlilerden korunabilmek için öncelikle ateş yakmalıyız. Ateşimiz ne kadar büyük olursa o
kadar etkili ayrıca yerliler bu ateşlere çarpıp yanabiliyorlar. Sonrasında kendimizi geceği
geçireceğimiz bir sığınak yapmak oldukça faydalı oluyor.

Doğadan toplayacağımız temel malzemeler taş,odun,dal ve yapraklar. Bunları ağaç çalı çırpı
keserek ya da doğadan kendiliğinden bulabiliyoruz.

Bunlara ek olarak öldürdüğümüz yerlileri parçalayıp yapı malzemesi olarak kullanabiliyoruz. Yamyamlardan yaptığımız yapılar diğer yerlileri korkutup yaklaşmasını engelliyor. Doğadaki hayvanları öldürüp etinden yiyecek, derisinden zırh ve çanta yapabiliyoruz.

Oyunda yerlilerin dışında 7-8 bacaklı iğrenç bir mutant yaratık var. Çok güçlü olan bu
yaratığı gördüğümüz zaman kaçmak akıllıca olacaktır. Yeterince zırh ve malzememiz
olduktan sonra savaşmayı deneyebiliriz. Özellikle mağaraların içerisinde ve kapısında bunlardan sıkça karşılaşıyoruz.

The Forest oyununu mutlaka bir kez oynayıp bu korku ve hayatta kalma deneyimini yaşamanızı tavsiye ediyorum.

Öncelikle merhaba kayıtlarda ve benim oynama deneyimle 1000 saatlik bir oyun hakkında bilgim var size aktarmak için bu incelemeyi yazıyorum hatalarım olabilir lütfen kusura bakmayın.

Öncelikle bir tesisteyiz ve bu tesis insanlardan ve devletten gizli tutuluyor. Bu tesis SCP olarak adlandırılan garip eşyalar ve varlıklarla dolu. Bu tesisteki insanların ana hedef bu garip eşyaları ve varlıkları yanlış ellere geçmesini engellemektir.3 ana kategori var bunlar SAFE(Güvenli) EUCLID(Öklid) ve KETER(Tehlikeli). Bunlar SCP denen varlık ve nesnelerin anlıyacağınız üzere ne olduklarını ve ne kadar tehlikeli oldunu veya güvenlimi değilmi olduğunu anlamamız üzerine yazılan rehber yazılardır. Birazda oynanış ve amacımızdan bahsedeyim:

Class D: Class D'ler aslında gerçek hayatta suç işlemiş insanlardır ve SCP denen varlıkların ne işe yaradıklarını, ne kadar korkunç zarar veren biri olduklarını anlamak için bu insanlar bu deneylere girer oyundaki amacı ise hücre kapılarından çıkıp tesisten kaçmaya çalışıyorlar.

Scientist: Scientist İngilizce bir terimdir Türkçesi ise Bilim adamıdır.Oyunda envanterlerinde bir adet kart ve sağlık çantası bulunan bu abilerimizinde amacı ölmeden tesisten güvenli bir şekilde kaçmaktır kesinlikle ama kesinlikle Class D ile dost olmamalıdır sonuçta biri suçlu diyeri ise Bilim adamı.

Facility-Guard: Guard hepimizin anlayacağı üzere güvenlik demek bu abilerimizde tesiste güvenlik personeli olarak çalışır ve Class D leri SCP deneylerine götürür. Oyunda ise Bilim adamlarını güvenli bir şekilde tesisten çıkartmaktır.

Nine-Tailed Fox: Özel polis veya Özel harekat birimi olarak tanınır.Amacı SCP'leri öldürmek Class D'lerin kaçmasını engellemek yani kısaca öldürmek ve Bilim adamlarını kurtarmaktır.

Chaos Insurgency: Paralı Asker olarak tanınır amacı Class D'leri kurtarmaktır.
Bilim adamı,Özel Polis ve Güvenlik Personellerine düşmandır. SCP'lerin hedefi veya düşmanı değildir eğer SCP iseniz Chaos sizdendir onlarla anlaşma yapabilirsiniz. Chaoslar'da aynı şekilde her SCP ile dosttur.

Geldik SCP kısmına (Not: Oyuna yeni SCP eklendikçe buraya'da ekliyeceğim.)

SCP 049: Veba doktorudur öldürdüğü kişiyi E tuşuna basılı tutarak zombiye çevirir yavaş yürür fakat yakalarsa affetmez.

SCP 079: Bilgisayar SCP'si olarak adlandırılan bu scp hakkında az bilgiye sahibim ancak kapıları ve asansörleri kontrol edip sizin yerinizi kamera yardımı ile görüp SCP'lere haber veriyor.

SCP 096: Geldik en can alıcı SCP'ye bu SCP miz oyunda tehlike kavramının %98'dir.
Beyaz tenlidir eğilerek yürür ve sürekli ağlar. Eğer onu görür ve ona bakmaya devam ederseniz çıldırır ayağa kalkar ve kapıları kıra kıra üstünüze doğru koşar kesinlikle ve kesinlikle ona bakmamanız lazım eğer baktıysanız ve koşmaya başladıysa bol şanslar.

SCP 106: Bu SCP'mizde baya korkunçtur ki kapıların veya büyük zırhlı kapıların içinden geçebilir yeteneği ise yere bıraktığı siyah sıvıya başka bir yerdeyken ışınlanabilir olması.
Öldürmenin 2 yolu vardır ya silah ile yada onun odasına gidip son seviye kart yardımı ile bir arkadaşınızı (orda görüceksiniz küçük silindir bir yere)sokarak butona basıp imha edebilirsiniz.

SCP 173: Bu SCP'miz ise kurbanlarının boynunu kırarak öldürür.Zayıf noktası ise ona bakarak ilerlemektir eğer ona bakmaz ve sırtınızı dönerseniz tek duyacağınız şey boynunuzun kırılması olur. Yani ondan kaçmak istiyorsanız ona bakmanız gerekir.

SCP 939: Oyunda herkezin lakap bulması ile tanınan bu SCP'miz Köpek yada herneyse kırmızı Komodo Ejderi gibidir. V ye basarak İnsan gibi konuşabilir. Zayıf noktası oyunda klavyeden c tuşuna basarak yavaş yürümektir yavaş yürürseniz sizi görmez. Oyunda onu gördüğünüzde depar atar ve Q ya basarak konuşursanız sizi görür görmez kovalar ve yutar.

İncelememin sonuna geldik umarım yararlı olmuşumdur yararlı olabilmiş isem ne mutlu bana