Reinhard von Musel tarafından yazılan son incelemeler

Adalet nedir? Toplum yararına olduğu sürece ne kadar ileri gidebiliriz? İyilik için suç işlenir mi?
Hepimiz bu soruları zaman zaman aklımıza getirmişizdir. Kesin bir cevabımız olmadığı gibi, insanoğlunun gelişim sürecinde cevapları değişikliğe uğrayacaktır.
Baştan uyarımı yaparak tahminimce çok uzun olacak bu yazıya başlıyorum: Steam’de çıkan ilk Ace Attorney oyunu ile sıkça karşılaştıracağım. O oyuna da uzun bir inceleme yazmıştım, pek çok tartışma yaptık, güzel insanlarla tanıştık ,popüler bir inceleme oldu sayenizde çok teşekkür ediyorum herkese.
OYUN için sonda söyleyeceğimi, okumak istemeyenler için şimdi belirteyim: MÜKEMMEL olmuş. İlk oyun serisinin hatalarından ders çıkarılmış bir kere. 9/10 puan vermem istenirse. Nerelerden puan kırdığımı incelemede belirteceğim.
Ace Attorney serilerinde malum olduğu üzere , acemi bir avukat olarak işe başlarız, müvekkillerimiz için mahkemede Suçsuz kararı aldırmaya çalışmaya yönelik bir mekaniği var. Bu değişmemiş ve başarılı olduğu için gerek de yok. Hukuk önünde savaş vermek çok ideal bir konu. Sinemada da edebiyatta da bu tür hep ilgi çekmiştir.

Kahramanımız Ryunosuke Naruhodo ( Bizim Phoenix Wright olarak bildiğimiz ilk Ace attorney’deki avukatın adı Japonca versiyonunda Ryuichi Naruhodo’dur, bir akrabalık ilişkisi kuracaklar herhalde ileride) hukuk öğrenciliği yaptığı sırada, başına talihsiz bir olay gelince kendini mahkemede bulur. Hukuk bölümünden en iyi arkadaşı KAZUMA ile kendini hukuk önünde aklamaya çalışmasıyla oyun başlıyor. Burada ilginç olan hem sanık, hem avukat olarak bu davada bulunmamız. Kahramanımızın acemiliklerini çok iyi hissettirmişler.
Oyun kendini 20.yüzyılın başında konumlandırıyor. Sanayinin ,bilimin gelişmekte olduğu insanların sosyal açıdan bu duruma adapte olması ile suç dünyasına karışma arasında ikilem yaşadığı yıllar. Naruhodo kendini akladıktan sonra en iyi arkadaşı Kazuma ile hukuk öğrenimini devam ettirmek amacıyla o zamanlar dünyanın en büyük gücü olan İngiltere’ye gidiyor.
İngiltere’deki bizi, hukuk öğrenme süreci, toplum analizleri, Japonya-İngiltere farklılıkları,heyecanlı maceralar ve sonu kanlı bitecek bir gizem, çözüme kavuşturulmayı bekliyor.
Hikayede spoilersız kısımda söyleyeceklerim bu kadar. Hikaye çok güzel ve akıyor. Sıkıcı değil ve bölümler birbiriyle bağlantılı.

Oyunun en başarılı tarafı eklediği mekanikler. Eski oyunlarda mahkeme kısmı zevkliydi, onun dışındaki araştırma kısımları yavan geçiyordu. Bu oyunda tamamen farklı. Mahkeme sürecine giderken pek çok mekan araştırıyoruz,sayısı arttırılmış. VE MÜKEMMEL bir özellik eklenmiş: SHERLOCK HOLMES’un çıkarımları... Ya da oyundaki ismiyle HERLOCK SHOLMES...
Dünyanın en ünlü dedektifi bu oyunda bize yardımcı oluyor, olay mahallini beraber araştırıyoruz ve Sholmes’un çıkarımlarını düzeltme yapabileceğimiz bir sekans buluyor. Bu kısım çok eğlenceli, Sholmes varsayımlarını güzel bir müzik ve etkileyici danslarla sergiledikten sonra , Naruhodo bu varsayımları kendi sırasında düzenliyor . Kim düşündüyse harika olmuş.
Bir diğer eklenen mekanik, İngiltere’de davalara çıktığımız için JÜRİ sistemi var. Müvekkilimizin masumiyetini bu 6 kişiden oluşan Jüriye ispatlamaya çalışıyoruz. Her birinin tek tek karakteri var, oyuna ilginçlik getirmiş çok beğendim. Her biriyle etkileşime girerek fikirlerini değiştirmek,gerekirse yardım almak başarılı bir iş olmuş. Mekaniklere başka bir şey eklemek istemiyorum çünkü eski seri ile aynı.

Müzikleri bu oyun serisinin en güzel taraflarından biriydi, yine çok güzeller. Her bir karakter için ayrı müzik bestelenmiş, sırası gelen müziğini çaldırıyor. Buradan da tam puan alıyor. Dinleme listemde duruyor çoğu şarkı tavsiye ederim size de.

Ana karakterimizi Ryunosuke Naruhodo , eski serideki kahramanımız Ryuichi Naruhodo ile birebir aynı diyebiliriz. 1900’lerin başında geçtiği için bizim Ryuichi’nin dedesi olabilir (benim tahminim)
Asistan avukatımız Susato Mikatoba kesinlikle tam istediğim özellikte biri, güzel seçim. İlk serideki sahte cinci hoca MAYA FEY’den bin kat daha iyi. Ciddi ve işini yapıyor. Ruh çağırayım ,şımarıklık yapayım vs yok. Güzel ders çıkarmışlar bravo.
HERLOCK SHOLMES ve DR.WILSON , (Sherlock Holmes ve Dr. Watson) karakterleri hayatımda gördüğüm en eğlenceli tipler. Bu kadar iyi bir Sherlock Holmes uyarlaması beklemiyordum. Geyiğin dibine vuran, zamanı geldiğinde de ciddileşip götümüzü kurtaran bir karakter. DR. WILSON yani İris Wilson , Sherlock Holmes’ün maceralarını kitaba döken 10 yaşındaki dahi kızımız. Doktor Watson yerine kızına yazdırmışlar romanları. Çok tatlı bir şey ya yerim ben bunu. Böyle kızım olacağını bilsem şu dakika evlenirim... Neyse efendim :D
GREGSON ve LESTRADE: Eline Sherlock Holmes romanları alanlar bu isimlere aşinadır. Evet Scotland Yard dedektiflerimiz bu oyunda yeniden yorumlanıp karşımıza çıkıyor.
NATSUME SOSEKİ, evet Japon yazarımızın da yolu eğitim için İngiltere’ye düşüyor (gerçekten eğitim için gitmiştir) ve başını belaya soktuğu için savunması bize düşüyor. Büyük yazarlarına saygı duruşu yapan Japonları kutlarım, arada dalga geçmişler ama neyse :D
BAROK VAN ZIEKS , bu oyundaki azılı rakibimiz yani savcımız. Asil kere asil, elinde şarap şişesi eksik olmayan yüzü gülmeyen, karanlık bir karakter. Eski seride Miles Edgeworth’a benziyor.

Oyun 2 parçadan toplam 10 bölümden oluşuyor. Her bölüm bir Sherlock Holmes romanı gibi Dr.Watson’ın sesiyle özet kısımla başlıyor.
İnanın kısaltmak zorunda kaldım Steam’de kim okuyacak bu kadar yazıyı :D Oyunu görsel roman sevenlere ve Mahkeme filmlerine ilgi duyan arkadaşlara kesinlikle öneriyorum. Dili ağır değil ama Translate kullanmanızı öneriyorum. Şimdi spoiler kısmı... Herkese keyifli oyunlar , konuşmak tartışmak isterseniz buranın altına veya profilime beklerim.

Arkadaşlar 1 puan kırdım demiştim nedenlerini konuşalım şimdi:
Son davada her şeyi çözdüğümüz final bölümünde suçlumuz Baş yargıç (Lord Chief Justice ) çıkıyor. Adamı ilk gördüğümde bu kişi tekin değil ileride kesin kötü adam yapacaklar dedim ve haklı çıktım. Rahatsız olduğum nokta; yanlışları olsa da adamın motivasyonu doğru idi. Gri bir karakteri, kötü göstermişler.
Hepimiz çoğu zaman haberlerde gördüğümüz olaylara çıldırmıyor muyuz, yok ünlü yönetmenin oğlu serbest bırakıldı, yok başkanın oğlu çürük raporu aldı bilmem ne. Zengin ve gücü eline geçiren kişiler özellikle insan hakları, hukuk ve demokrasinin gelişmediği Orta Doğu ülkelerinde istediklerini yapıyorlar ve kanun onları doğru düzgün cezalandırmıyor bile. İnsani bir duygu olan adalete inancımızı kaybetmiyor muyuz? Bu kişileri kim cezalandıracak peki?
İşte bu oyundaki kötü adam yani baş yargıç, bu mahkemede suçsuz bulunan zenginleri, güçlü kişileri daha sonra faili meçhul cinayetlere kurban ettiriyor. İngiltere’de suç oranları düşüyor, halk adalet yerine geldiği için memnun ve toplumsal sınıf farkı hukuk üzerinde kalmıyor. Adam bir nevi ZORRO .
İspanya’da yapınca tamam, İngiltere’de yapınca olmuyor mu?Arada masum insanları da kullanıp öldürüyor ama adalet sistemi çarkındaki önemsiz parçalar olarak değerlendiriyor.
Herkes kafasına göre ceza kesmesin , adalete hukuka ters dediğinizi duyar gibi oluyorum. Evet haklısınız , benim itirazım bu karakterin arka planı, amaçları daha iyi işlenmeliydi. Çok oldu bitti aceleye geldi. Daha fazla felsefi açıdan tartışma beklerdim.
Bir diğer sevmediğim nokta Holmes’un son davadaki cıvıklığı biraz abartması, 1900’lerde hologramı icat edip mahkemeye ışınlaması... Bu ne aq diye geçtim oraları, berbat oldu keşke başka şekilde müdahil olsaydı.
Yine de çok eğlendiğim bir 150 saat oldu , herkese iyi eğlenceler dilerim.

Attila Total War, Shogun ve ROme 2nin üzerine gelmiş göçebe mekaniği ile zamanın teması ile çok başarılı bir oyun. Last Roman Belisarius Dlc si de denemeye değer. Kesinlikle hala oynamadıysanız bir bakın diyorum.Aşkla devam ettirilen oyunlardan.

Supergiant Games ne çıkardıysa alın oynayın arkadaşlar, Gerek sanat yönetimi, kombat çeşitliliği,müzikleri,hikayesi,anlatımıyla çok başarılı işler yapıyorlar. Darren Korb ve Ashley Barret'e selam olsun.

Daha kötüsü gelene en kötüsü bu. 4 kişi operasyona giriyor. Düşman sadece size ateş ediyor. Düşman ile bizim askerler 1 m mesafede birbirleriyle bakışıyorlar. Kısacası Mozambik çomarlarını bile eğlendirmez o kadar kötü.

Odoroka Fam Fatalıııı..... 1.oyunun mekaniklerini bir tık ileri götüren, hikaye olarak onun kadar derin olamayan yine de beğendiğimiz harika bir seri. Umarım 2-3. oyunlar da Steam e gelir.

Oyunu çok sevdim öncelikle , 150 saat oynadım. Trilogy, ilk oyun 5, ikinci oyun 4, üçüncü oyun 5 bölümden oluşan bir paket olmuş. Oyunlara ayrı ayrı puan vermek gerekirse;

1.Oyun = 9
2.Oyun = 8
3.Oyun = 4
Yani ortalamasını alırsak 7 puan alır.

Oyun bir görsel roman ve avukatlığa yeni başlayan acemi Phoenix'i yönetiyoruz. Her bölümde ayrı bir cinayet davasını, gerek ilginç karakterlerin yardımıyla gerekse topladığımız ipuçlarıyla çözüyor ve müvekkilimiz için beraat kararı almaya çalışıyoruz.
Oyunun başarısından söz etmeye gerek yok. Çıktığı dönemde bir çok oyunu etkilemiş (özellikle Danganronpa), iyi satış başarısı yakalamış bir oyun. İngilizce yerelleştirme de fena değil keşke Japonca sesler ve İngilizce altyazıyla oynayabilseydik.
Şimdi gelelim kendi düşüncelerime: 1. Oyun herhalde oynadığım en iyi görsel romanlardan; cinayeti çözme hissi, müvekkiline inanarak onu sonuna kadar savunmaya çalışmak, inanılmaz bir deneyimdi. Kusursuza yakın bir oyun. (bu oyunun 5. bölümü bir şaheser nedenini sonra yazacağım)
2.oyun da 1.oyunun izinden gidiyor ama bir bölüm eksik. Her şey biraz daha hızlı çözümleniyor, birkaç dava ilginç ama o kadar. Bir de yeni mekanik Psyche Lock ekleniyor. İnsanları sorgularken yalan söyleyip söylemediklerini görüyor ve elimizdeki sihirli tılsımla (sihirsiz olanı var mı) onları etkisiz hale getirip, kilitlerini kırıp doğruları öğreniyoruz.(what the ♥♥♥♥?) Bu oyun birinci oyunun devamı ve fena değil o yüzden biraz daha düşürerek 8 puan verdim.
3. oyun keşke oynamasaydım dediğim seriye ihanet eden oyun. Potansiyel olarak en iyi olması gerekirken; (çünkü geçmiş davaları ve karakterlerimizin geçmişini birbirine bağlıyor) En salakça, üzerine hiç düşünülmemiş , yaşı ve zekası düşük insanlar için yazılmış gibiydi. Normalde sıfır verecektim ama GODOT hatrına 4 puan veriyorum. Nedenlerini aşağıdaki spoilerlı yazıda bulabilirsiniz.
3. oyunun ve bu serinin açık ara en iyi karakteri GODOT. kendisi bir savcı (evet bu oyunda savcılar düşmanlarımız oluyor) Bu adamın davalarından inanılmaz keyif aldım ve pek çok ekran görüntüsü yakaladım. Adam büyük bir maskeyi gözlük gibi takan kahve bağımlısı , davalarda bolca metafor kullanıyor. Gizli bir geçmişi var ve en önemli rakibimiz. Diğerleri gibi arkadaş fln takılmıyor. Bu adamı 5. bölümde öyle bir harcadılar ki sinirden kendimi parçalıyordum. 9 yaşındaki bir veledi zinayı zapt edemeyip cinayet işlettiler bu abimize, aklımıza hakaret ederek.

Şimdi gelelim bu seride nefret ettiğim şeye : MAYA FEY adındaki sahte cinci hocaya. Bu ve bunun ailesi Spirit Channeling diye ölülerle konuşur , içlerine girer bilmem ne. Kardeşim düz avukatlık oyunu olsa vallaha masterpiece ama bu başımıza musallat olduğundan beri burnumuz boktan kurtulmuyor. Bunun ♥♥♥♥♥♥♥♥♥ kurtaracağız diye kaç tane güzel insan mefta oldu haddi hesabı yok . Naruto'daki Sakura neyse, buradaki Maya da o , hatta daha da kötüsü.Bu karakter hiç olmasa oyuna tam puan verirdim. Trilogy'deki toplam 14 bölümde sadece 1.oyunun 5.bölümünde bu gerizekalı yok ve tahmin edin bakalım ; oyunun en güzel bölümü o . Oradaki bilimle uğraşan kız buna bin basar.

Son olarak Trilogy'e genel puanım: 7 . Bunu beğendiyseniz Danganronpa'ya başlayabilirsiniz.
(Not: 3. oyun hayatımda gördüğüm en zorlama, en salakça ve resmen mal fanların gazını almak için yapılmış olsa da güzel bir deneyim oldu benim için.)

This is Police in üstüne büyük bir hayalkırıklığı.
-Dava çözme sistemi değişmiş ve iğrenç olmuş
-Assault kısımları Xcom gibi ama haritayı çevirme bile yok atın çöpe gitsin, yapay zeka yok
-Jack baya pislik bir adam burada, empati duyamıyorsunuz.
-Gang çökertme berbat
-Assault için gerekli ekipman ve personel ayarlama inanılmaz zor
-En dandik olaylar bile 2000 küsur puan gerektiriyor yani level scaling hiç olmamış bu oyuna.
-Sıkıldım , This is police bu oyunun yanında şaheser.

windows 10 , 1050 ti ekran kartı kullanıyorum. Oyun somnium kısımlarında çöküyor. Ne yaptıysam düzelmedi. yama gelene kadar sakın almayın. 2 saati aştığım için iade edemiyorum. Böyle rezillik olmaz. Spike a yakıştıramdım.

Ne konusu , ne atmsferi Xcom Enemy Within-Unknown un yanından geçemez. yaşadığım en büyük hayal kırıklıklarından.

Kulübün çaycısı gelip ''Beni niye oynatmıyorsun HOCAAAA'' dediği bir oyuna olumlu inceleme yazamam. Ulan aq 11 kişi oynatabiliyorum benim elimden gelse çaycı da hevesini alsın. Trollük yaparsanız çok eğlenceli oyun. Ronaldo'ya SENİN OYNAMAYA HEVESİN KALMAMIŞ BELLİ Kİ diyebileceğiniz başka hangi platform var.