ติดตั้ง Steam
เข้าสู่ระบบ
|
ภาษา
简体中文 (จีนตัวย่อ)
繁體中文 (จีนตัวเต็ม)
日本語 (ญี่ปุ่น)
한국어 (เกาหลี)
български (บัลแกเรีย)
Čeština (เช็ก)
Dansk (เดนมาร์ก)
Deutsch (เยอรมัน)
English (อังกฤษ)
Español - España (สเปน)
Español - Latinoamérica (สเปน - ลาตินอเมริกา)
Ελληνικά (กรีก)
Français (ฝรั่งเศส)
Italiano (อิตาลี)
Bahasa Indonesia (อินโดนีเซีย)
Magyar (ฮังการี)
Nederlands (ดัตช์)
Norsk (นอร์เวย์)
Polski (โปแลนด์)
Português (โปรตุเกส - โปรตุเกส)
Português - Brasil (โปรตุเกส - บราซิล)
Română (โรมาเนีย)
Русский (รัสเซีย)
Suomi (ฟินแลนด์)
Svenska (สวีเดน)
Türkçe (ตุรกี)
Tiếng Việt (เวียดนาม)
Українська (ยูเครน)
รายงานปัญหาเกี่ยวกับการแปลภาษา
Janti adamdı, adabı giyinmeyi çok iyi bilirdi, mesela ben bilmem!
Çok gülerdi, ben gülmem!
Bu kapıdaki arkadaş abi köye para dediğinde, sırtını dönerdi. Ben dönmem!
Agop abi beni kapıdan al dediğinde, dalga geçerdi. Ben geçmem!
Jilet Ahmet sevdiğimiz bir abimizdi ama parayı da bir tuhaf dağıtırdı
Ne varsa elinde yine döner dolaşır onun elinde kalırdı. Benim kalmaz!
Bizde para masaya konur, herkes ihtiyacı kadarını alır!
Jilet Ahmet silahını adamına taşıtırdı, ben silahımı saklamam!
Abim bu masaya şöyle fiyakalı ama birazda yamuk otururdu.
Ben arkamı arkadaşlara verince şöyle bir yaslanırım geriye.
⠄⠄⠄⠄⢀⡎⠒⠐⠾⠛⠙⣆⡢⠑⢣
⠄⠄⠄⢠⢾⡦⢒⡁⣰⣿⣿⣦⡐⣳⣩⢇
⠄⠄⠄⡾⣢⢭⠔⣴⠒⢺⣿⣯⠥⠑⠑⡾⡄
⠄⠄⠄⣷⡡⠁⠣⣿⣿⣿⣿⢿⣶⣠⢪⠒⡟
⠄⠄⢠⡼⠾⡀⡄⣿⣿⢿⡏⢾⡇⣘⡽⠱⢧⡀
⠄⠄⠄⠉⠉⠱⢦⣘⢿⣾⣶⢟⣠⡀⡄⢔⠏⠁
⠄⠄⠄⠄⠄⣠⢼⣿⣷⣶⣾⡷⢸⣗⣯⣿⣶⣿⣶⡄
⠄⣀⣤⣴⣾⣿⣷⣭⣭⣭⣾⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⡀
⣾⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣸⣿⣿⣧
⣿⣿⢿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣯⢻⣿⣿⡄
⢸⣿⣮⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⡟⢹⣿⣿⣿⡟⢛⢻⣷⢻⣿⣧
⠄⣿⡏⣿⡟⡛⢻⣿⣿⣿⣿⠸⣿⣿⣿⣷⣬⣼⣿⢸⣿⣿
⠄⣿⣧⢿⣧⣥⣾⣿⣿⣿⡟⣴⣝⠿⣿⣿⣿⠿⣫⣾⣿⣿⡆
...⢸⣿⣮⡻⠿⣿⠿⣟⣫⣾⣿⣿⣿⣷⣶⣾⣿⡏⣿⣿⣿⡇
⠄⢸⣿⣿⣿⡇⢻⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣇⣿⣿⣿⡇