San Andreas huh? Bu oyunu anlatmam için kelimeler kifayesiz ancak gelin size biraz oyun hakkındaki düşüncelerimi aktarayım. Oyunu yaklaşık 12-13 yıldır aralıksız oynuyorum. Toplam 6.000-8.000 saat oynamam vardır. Beni ben yapan oyundur. Gelelim oyunun incelenmesine.

Oynanış:
Oyunun oynanışı yılına göre gâyet iyi. Hatta oyuna o yıla göre inanılmaz ayrıntılar işlenmiş. CJ'i zevkinize göre giydirebilir, tıraş ettirebilirsiniz. Oyunda yeteneklerinizi geliştirebilir, sevgili yapabilirsiniz. Her sevgilinin kendine has özellikleri ve size kazandıracağı avantajlar var. Bunların haricinde CJ'in şişmanlayınca daha yavaş koşması ve zıplayamaması, kas yaptığınızda sokakta geçen insanların sizin vücudunuz hakkında olumlu düşüncelerini belirtmesi, her çetenin kendine has el işaretlerinin bulunması... Kısaca oynanışı, özellikleri cidden harika. Dostum bu oyun bir efsane!

Harita :
Oyun size devasa büyüklükte bir harita sunuyor. Her yerinde ayrı zevk alacağınız bir atmosfer mevcut. Kasabalara gittiğinizde radyolarda çalan o harika çiftlik şarkıları, çöle gittiğinizdeki çöl fırtınaları ve mor gökyüzü... Bu oyunun atmosferini bana hiçbir oyun veremez! Üstelik San Andreas'ın California'dan esinlenerek yapılması.. Los Santos (Los Angeles) - Las Venturas (Las Vegas) - San Fierro (San Francisco) İşte beni en çok büyüleyen noktasıda bu olmuştur. Harita hakkında diyecek pek birşey yok, mükemmel!

Radyo :
Beni oyuna bağlayan en büyük sebeplerden birisi de radyosudur. Gangsta Rap ile tanışmam bu oyun sayesindedir. Radio Los Santos'u açıp Los Santos'un o ghetto mahallelerinde takılmak kadar zevkli birşey yok benim için. Bir yandan Ice Cube, 2pac, Eazy-E dinleyip, bir yandanda Los Angeles sokaklarında gangster gibi gezmek... Dostum bu oyun beni delirtiyor!

Senaryo :
Bakın arkadaşlar, oyunun senaryosu harbiden mükemmel ve gizemler ile dolu. Yani o ara sahneleri izleseniz bile anlayamayacağınız büyük ayrıntılar içeriyor. Genel olarak senaryoyu değerlendirirsem benim oyuna aşık olma sebebim senaryosudur. O sıcak aile ortamı, gerçek hayattan alıntı yapılmış olaylar ve çeteler, senaryonun sürekli bağlantılı olması, diğer GTA serilerinden karakterleri görmemiz, CJ'in abisini kurtarmak için gösterdiği çaba ve zamanla kazandığı saygınlık. Oyundaki senaryoda 1992 Los Angeles olaylarına bile değiniliyor. Gelelim senaryodaki inanılmaz ayrıntılara. Kısa bir örnek vereceğim, bildiğiniz üzere Big Smoke en yakın dostumuz iken Grove Street'i alçakça ihanete uğratıyor. İşte bu ihaneti daha oyunun başlarında Smoke kendi ağzıyla dolaylı yoldan anlatıyor. Örneğin Drive Thru görevinde niye yiyemeyeceği kadar yemek söylediğini sanıyorsunuz? Niye Ballas'lılar ile herkes çatışırken onun sadece yemek yiyip yardım etmediğini sanıyorsunuz? Niye sürekli C.R.A.S.H onun evinden çıkıyor? Niye Ballas mahallesine taşındı? Cidden o evin halasından miras kaldığına mı inanıyorsunuz? Bu şekilde birçok örneği var. Ancak beni en çok etkileyen oyundaki uzaylı gizemi ve senaryo arasındaki ilişkidir. İşte bu ilişkiye alttaki Gizemler başlığımda değineceğim.

Gizemler:
Oyunda aklınızın alamayacağı kadar büyük gizemler mevcut. Öyle GTA V'deki gibi buzun altında bir uzaylı bedeni göremezsiniz. San Andreas'ta yoktur bu tarz boktan easter egg misali şeyler. San Andreas'ta bulunan gizemler hem senaryo ile bağlantılıdır ve hemde çoğu gizemi çözmek insanların yıllarını almıştır. Oyundaki en büyük gizeme değinmek istiyorum ve senaryodan birkaç örnek vereceğim. Örneğin The Truth bir görevde bizden çölde kaybolan 2 arkadaşını kurtarmamızı istiyor. The Truth kimdir derseniz, eski bir devlet ajanı. Hükümetin her işini iyi biliyor, uzaylıların varlığını dolaylı yoldan CJ'e anlatmaya çalışsada bizim salak zencimiz bir türlü anlamıyor ve Truth'a deli muamelesi yapıyor. Aslında oyunda bu gizemi kanıtlayacak çok olay var. Ben sadece kısa kesmek için bir örnek vereceğim. Dediğim gibi Truth bizden arkadaşlarını kurtarmamızı istiyor, bu iki kişi GTA Vice City'den tanıdığımız Kent Paul ve Maccer. Truth telefonda bize tam olarak şunları diyor: "İki arkadaşımla çölde safari yapıyordum, manevi ışığı gördük ve kertenkeleler ile söyleşi yaptık. Uyandığımda Los Santos'ta bulunan bir japon hamamındaydım. Dostum buraya nasıl geldim bilmiyorum!" İşte Truth tam olarak bunları söylüyor. Gerçek hayatta Reptilianlar adlı uzaylı komplo teorisini biliyorsunuzdur. Kertenkeleye benzeyen, kılık değiştirebilen uzaylılar dünyamızı yönetiyor. Hatta çoğu devlet adamının uzaylı olduğu söyleniyor. Tabi bu gerçek hayatta bir komplo teorisi ancak gel gelelim ki oyunda bu bir gerçek. Oyunda cidden kılık değiştirmiş uzaylılar var, yıllardır gözümüzün önünden uzaylılar geçmişte biz farkedememişiz. Hah işte dediğim Reptilianlar adlı uzaylı ırkı oyunda bu Truth ve arkadaşlarını kaçırıyor. Truth'un dediği manevi ışık muhtemelen bir ufo. Ek olarak kertenkelelerle söyleşi yaptıklarını söylüyor. Bu da reptilian denen uzaylı ırkıyla görüştükleri anlamına gelir. Kılık değiştirmeden, kendi formlarıyla birlikte bir söyleşi yapmış olmalılar. Ek olarak Truth bu yaşananları biraz hatırlasada çölde kaybolan 2 arkadaşının hafızası tamamen silinmiş bir şekilde uyanıyorlar. Yani yaşanan bu ufo kaçırma olayından sonra herkesin hafızası silinmiş. Arkadaşlar, bu şekilde birçok örnek var bu ufo ve uzaylılar hakkında. Bunların haricinde oyunda cadısından tutta kocaayağına kadar her türden gizem bulunuyor. Şimdi siz düşünün oyunun ne denli harika bir senaryoya sahip olduğunu.


Hala bu oyunu oynamadıysanız size denecek bir söz kalmamıştır. Çok şey kaçırmışsınızdır. Bana göre tüm oyun piyasasının en iyi oyunudur. Siz de benim gibi çocukken korsan oynadıysanız borcunuzu ödeme vakti, mutlaka kütüphanenizde bulundurun.

Hukuksal problemlerle karşılaşmadan benzer deneyimi yaşamak isteyenler için gerçekçi grafikleri ve detaylı oynanışı ile oldukça ilgi çekici bir suç draması simülasyonu. Gerçek hayattaki riskleri ve sonuçları içerir ve bir uyu*** imparatorluğu kurma fikrine ilgi duyan oyuncular için ideal bir seçim olabilir. Oyun gerçekten eğlenceli. Fakat bazı sahnelerde çok korktum. Satış yaparken arkaya döndüğümde polisi görünce akşam akşam ödüm koptu zaten yakalandık üstümüzdeki mallar yalan oldu.

Oyunda gerçekten çok ilerledim , bir yerden sonra müşterilere ürün yetiştireceğim diye kağıda not almaya başladım, çünkü bir yerden sonra siparişi iptal ediyorlar. Oyunda bir son yok. Benim sonum ise 20 bin dolarlık kok*** ile saklandığım halde köpek burnuyla saklandığım yerde beni bulan polis oldu. Ama aynı polis ben evime girince sanki ilkokulda kızlar tuvaletine giremeyen erkek öğrenciler gibi davranıyordu. Diğer sondan bahsetmeme gerek yok bilen bilir.
Üzüldüğüm 2 tane müşterim vefat etti, Allah rahmet eylesin gelirimi etkiledi. Toprağı bol amfet*** olsun bol bol alırdı reis.
Ha bir de hep 2 gramlık mal söyleyip şehrin diğer ucunda bekleyen bir müşteriye amf*** yerine met*** götürmüştüm bir keresinde yanlışlıkla kabul etmedi. Hem fakir hem salak.

İçine girdiğimiz zaman artılarının yanında eksileri ve eksikleri var. Neticesinde oyun bu bire bir yapamazsınız. Gelelim artı eksilerine...

Artıları:

-Kartelden mal al (aracılıkla), müşterilere sat, sonra müşteriler bağımlı olsun veya senin alt torbacıların olsun, bağımlılıktan müşteri ölmesi, sonra mafyaya mal temin et gibi güzel bir ilerleyiş var oyunun başlarında.

-İnsana gerçekten yasadışı bir iş yaptığının gerginliğini veriyor. Her köşe başına iki kere bakıyorum. Nerelerden nerelere bakmam gerektiğine dikkat ediyorum. Polislerin devriye rotasyonlarına göre kendime yol çiziyorum. A Bölgesinden B Bölgesine geçişlerin zorluğundan (özellikle gece devriye de çünkü dışarı çıkma yasağında da üstünüzde bir şey olmasa bile polisler alıyor sizi) oluşan ve oyuncuya alternatif çözüm yolları aratan bir oyun. İlginç anlar yaşayabiliyorsunuz. Koşa koşa giderken sakin sanarken polis telsizi o anlık size info vermiyor iken (polis olduğu yerlerde telsiz sesi sizi yönlendirir ama arada da normalde olduğu gibi sessiz anlar da olabilir ama genelde hep ses olur polislerde) şakk diye polislerin önünüze çıkması ve anlık kanınızın donması gibi anlar yaşanabiliyor.

-Kendi otunuzu yetiştirip, hasat edip, mikrodalga da kurutup satabiliyorsunuz kartele para ödemiyoruz bu sayede.

-Simülatör oyunlarına göre iyi bir oyun süresi

-Ayrıca mal dağıtırken size sürekli matematik hesabı yaptırıyor oyun.

- Ve son olarak ev içi dekorasyonlar, iş masasında yapılan mekanikler yerleştirme kutuda toplama dağıtma yani dekorasyon ve yerleştirme mekaniği de güzel oyunda.

Eksileri:

-Yapay zeka kötü. Yani klasik simülatör oyunlarındaki yapay zekalar. Polis yapay zekası kötü. Gerçekten saklandım derken sizi saçma şekilde buluyorlar ama eve girince sanki yasaklı bölgeye geçmişim gibi kovalamacadan vazgeçiyorlar. 5 sn önce üstümü aradıkları halde yine arıyorlar yani bir cooldown olması gerekiyor sanırım. En azından bir 30 sn falan. Arkaları dönükken sessiz geçebiliyoruz ama iş A-B bölgesi arasında kalan geçiş yerleri olunca arkası dönük olması farketmiyor hemen Stop Right There!

-Ayrıca bu müşterilerin buluşma seçtikleri noktalar. Ya bir zahmet polisin gözünün önünde 40 gram ero**i vermiyim sana dimi biraz kuytu bir yer seç.

-Parkur ve fizik mekanikleri kötü sürekli bir yerlere takılıyoruz bazen yani o da klasik bir simülatör oyunu seviyesinde. Ayrıca gereksiz engeller var yani demir parmaklığın önüne kutu koymuşsunuz onunu üstünden onun üstüne atlayayım yok ama daha uzun duvardan atlayayım.

-Kilitler: Ya ben bu evlerin kilitlerini açamayacaksam neden önüme kilitli diye koyuyorsunuz. Etkileşim koymayın o zaman hiç. Açtıklarımızın da %85 i boş kalan %15 de ise az buz dolar ya da sprey çıkıyor anlamsız. Sürekli de bazı yerlerde dolanmak istemeyince tel kapıları kilitini açıyosun ama her geçişte her seferinde lockpick yapmak zorundasın...

-Ayrıca bu rögar kapağı geçişlerinde şans faktörü olayı çok saçma. Abi çıkmadan önce bi bakabileyim sağa sola polis var mı. Şak diye çıkıyorum polisin önüne Mahmut Hoca'nın odasına çıkmış hababam gibi.

Eksikleri:

-Güzel bir hikaye şık olurdu bu oyuna
-Ayrıca envanterde neden hızlı kullanım menüsü var ne bişey koyabiliyorum ne kullanabiliyorum.
-Trailerda karakterde tabanca var ama oyunda fight yok çatışma yok bu nasıl torbacılık uyu**** satıcılığı. Türk yapımı da değil ki yabancı yapım koysanıza çete savaşı, polis atışması anca elektrik veriyor polis de...


Oyunun motoru crytek, kimi oyuncularda mide bulantısı yaratabilir şimdiden uyarayım. (bu tip hastalığı olan kişiler uzun süre oynayamıyor bu tip grafiklere sahip oyunları, bilmeyenler ve kafalarında alakasız önyargı fikirleri oluşanlar için belirteyim, motion sickness diye geçmekte tıp literatüründe)

Ha bu arada ileriki evrelerde kendi malınızı kendiniz yapmaya başladığınızda hangi malzemeden hangi kimyasaldan ne oranda ekleyeceğim karıştıracağım diye merak edip takılıp kalırsanız oyunun forumunu ziyaret edin, orada baronluk yolunda ilerleyenler kendi tecrübelerini ve keşfettikleri tarifleri paylaşıyorlar.