Install Steam
login
|
language
简体中文 (Simplified Chinese)
繁體中文 (Traditional Chinese)
日本語 (Japanese)
한국어 (Korean)
ไทย (Thai)
Български (Bulgarian)
Čeština (Czech)
Dansk (Danish)
Deutsch (German)
Español - España (Spanish - Spain)
Español - Latinoamérica (Spanish - Latin America)
Ελληνικά (Greek)
Français (French)
Italiano (Italian)
Bahasa Indonesia (Indonesian)
Magyar (Hungarian)
Nederlands (Dutch)
Norsk (Norwegian)
Polski (Polish)
Português (Portuguese - Portugal)
Português - Brasil (Portuguese - Brazil)
Română (Romanian)
Русский (Russian)
Suomi (Finnish)
Svenska (Swedish)
Türkçe (Turkish)
Tiếng Việt (Vietnamese)
Українська (Ukrainian)
Report a translation problem
Yakalanması, pişirilmesi ayrı bir vahşet.
Istakozlar, en savunmasız ve kaçma yeteneği en zayıf olan canlılardan biridir.
Bu yüzden, yakalanırken hiç karşı koymazlar.
Her canlının kendini savunma hakkı vardır.
Ama ıstakozların yok sayılır.
Öldürülüp pişirilirse, zehirli kanı etine bulaşır.
Bu yüzden canlı canlı haşlanarak kanındaki zehir yok edilir.
Normalde ses çıkaramayan ıstakozlar, kaynarken canları o kadar yanar ki kıskaçlarını şiddetle birbirine vurur.
Bu yüzden kıskaçları bağlanır veya arasına kum(a)ş konulur...
⣿⣿⡿⠁⠀⠀⠊⠀⠀⠀⠀⠀⠐⠀⠀⠈⠀⠿
⣟⠋⠀⢀⠀⠀⠨⣀⡤⠀⠤⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀
⣿⡂⠀⠀⢠⣣⣼⣿⣿⣿⡿⣿⣶⣐⣦⡀⠀⠀
⣿⣷⠀⢠⣻⣿⣿⣿⣯⣕⡆⣞⢿⣿⣷⠓⠀⠀
⣿⣃⠀⢸⣿⠛⠉⠛⠿⢿⡿⠿⠿⣿⣿⡇⠀⣸
⣿⣿⢿⣿⣿⡄⢀⢀⣴⣿⡄⠀⠀⢈⣿⣄⣤⣿
⣿⣿⡸⣿⣿⣧⣬⡾⣿⣿⣷⣤⣀⣼⣿⣿⣿⣿
⣿⣿⡇⣿⣿⣿⠿⠧⠬⠅⣼⣿⣿⣿⣿⢿⣿⣿
⣿⣿⡇⣿⣿⡇⢤⣀⡅⠐⢈⣽⣿⣯⠼⣼⣿⣿
⣿⣿⡡⠹⣿⣿⣄⣈⣉⣉⣼⣿⡿⠃⣼⡇⣯⢿
⣿⣿⣗⡠⡀⠘⠻⠿⠿⠿⠟⠋⠀⢠⣿⠈⣵⡟
⣿⣿⡿⠂⠕⡀⠠⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠉⠁⡱⣿⣷